2020 yılı Şubat'ının beşinci günü Emine hanım ile ilk randevuya gittim. Psikolojimin genel durumu ve görünüşü şöyle idi: 16 aydır üstesinden gelemediğim büyük bir duygusal yıkım yaşıyordum. Yemeden içmeden kesilerek inanılmaz kilo vermiştim, hiçbirşeye gülmüyordum, geceleri çok az uyuyabiliyordum hatta bazen hiç uyuyamadım, bundan daha büyük bir acı yaşayamayacağımı düşünüyordum. Psikolojim ağrıyordu resmen. Cebren ve hile ile bütün kalelerim zapt edilmiş, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüştüm. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, iyi günde kötü günde diye yemin ettiğimiz hayat arkadaşım sıfatına sahip olan insan, gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içerisinde idi. İşte bu ahval ve şerait içerisinde dahi Emine hanım, 1 ay gibi kısa bir süre içerisinde toparlamamda başrol oynadı. "İnsanın psikolojisi ağrımaz, kas değil ki o, zihinsel bir mevzu" açıklamasıyla yerlerde sürünen bir seviyede başlayan terapi sürecim, çok kısa zamanda, geleceğe dair sosyolojik öngörülerimizi tartıştığımız bir seviyeye evrildi. Her gittiğim seanstan daha iyi bir psikoloji ile ayrılarak uyku ve yemek düzenime kavuştum. Göbüşüm geri geldi. Daha da önemlisi yaşadıklarımı eğlenceli bir şekilde ifade edebiliyorum. Muhtaç olduğum kudret göbüşümdeki asil yağda mevcutmuş meğerse. 2020 yılı Mart'ının onuncu günü Emine hanımla terapiye son verme kararı aldık. Psikolojimin genel durumu ve görünüşü şöyle: Göbüşüm ve psikolojim gayet iyi. Emine hanım da diyetisyen değil psikolog olduğuna göre demek ki işini iyi yapmış. Gidin, sevdiklerinize tavsiye edin. Eyyorlamam bu kadar...
ha...a